Toplumda sıkça görülen bir şikâyet olan el ve ayak terlemesi, kişilere oldukça sıkıntılı anlar yaşatabilir. Aşırı derecede olan el ve ayak terlemeleri, kişinin günlük hayatını, yaptığı faaliyetleri, sosyal ve iş hayatını etkileyecek duruma geldiğinde hiperhidrozis adı verilen aşırı terleme hastalığı durumuna gelir. Aşırı el ve ayak terlemesi, kişinin avuç içlerinde ve ayaklarında meydana gelen bir terlemedir. Genellikle erkek ve kadınlarda eşit olarak görülen ve hemen her mevsimde rastlanabilen, kontrol altına alınmadığı takdirde hayat boyu devam edecek olan el ve ayak terlemeleri, Güneydoğu Asya ülkelerinde ülkemize oranla çok daha fazla görülmektedir. Genellikle 7-8 yaşlarında başlayan bu rahatsızlık bazen dönemsel bir farklılık olarak düşünülebilir. Ancak ilerleyen zamanlarda terlemeler azalmadığında bir rahatsızlık olduğu anlaşılabilmektedir. Kişiyi oldukça mutsuz ve tedirgin edip günlük hayatını etkileyen el ve ayak terlemeleri tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Özellikle ayak terlemeleri, günün her saatinde parmak aralarının ve ayak tabanının ıslak kalması nedeniyle ayağın derisini ve tırnaklarını incelmesine ve bu nedenle dokunun bozulmasına, ayak tırnaklarında batık tırnak oluşmasına ve parmak aralarında siğiller çıkmasına, cilt ve tırnak mantarları gibi birtakım rahatsızlıklara neden olabilir. Bu nedenlerden dolayı el ve ayak terlemesinin tedavisi oldukça önem taşımaktadır.

El ve ayak terlemeleri, günlük hayatta yaşanan stres ve heyecandan kaynaklanabileceği gibi birtakım metabolik bozukluklar, ateşli hastalıklar, menopoz, aşırı şişmanlık, tiroit bozuklukları, psikolojik hastalıklar, tüberküloz ve kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına da bağlı olabilir.

El ve ayak terlemesi durumu yaşayan kişiler, endokrinoloji uzmanına giderek muayene olmalı ve terlemenin sistemik hastalıklardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı araştırılmalıdır. Yapılan tetkikler ve muayene sonucunda rahatsızlığın altında yatan başka bir hastalık söz konusu değilse, doktorunuz dermatoloji uzmanları ile görüşebilir ve bu rahatsızlığın en basit çözümlerle giderilebileceği gibi, oldukça zahmetli ancak kesin olan ETS (Endoskopik Torakal Sempatektomi) ameliyatına kadar gidebileceği ve tedavide birçok alternatif olduğunu size anlatacaktır.

El ve ayak terlemelerinin ileri derecede olmadığı durumlarda doktorun önereceği alüminyum klorid içeren ter bezini tıkayıp dışarı çıkmasını engelleyen ter önleyici losyonlar, kremler, sabunlar ve jeller kullanılabilir.

El ve ayak terlemeleri daha şiddetli olduğu durumlarda ise iyontoforez ve botoks tedavileri uygulanabilir.

Özel cihazlarla düz akım elektrik verilmesi ile ter bezlerine şok etkisi yaparak avuç içinde ve ayaklarda ıslaklık derecesine varan terlemeyi önlemek mümkündür. Bu yöntem, 20 dakika süren ve haftada 2-3 defa uygulanan bir yöntemdir.

Bu tedavi yönteminde, terleme hangi bölgede ise avuç içlerine ve parmaklara ya da ayak tabanının birçok yerine botoks enjeksiyonu yapılması ile uygulanır. Botoks tedavisi, ter bezlerinde belirli bir süre felç etkisi yaratır. Etkisi geçici olan bu tedavi yöntemi, 3-4 ayda bir uygulanır ve oldukça ağrı yapan botoks tedavisinin maliyeti de oldukça yüksektir.

Kişide aşırı derecede el ve ayak terlemesi söz konusu ise kalıcı ve oldukça etkili olan tek tedavi yöntemi klipsli ETS ameliyatıdır. Terlemenin ellerde damlayacak kadar çok olduğu, ayaklarda ise çorabı iyice ıslattığı durumlarda yukarıda bahsedilen yöntemler yetersiz kalmaktadır. Bu gibi durumlarda klipsli ETS ameliyatı tercih edilebilir.

Başarı oranı oldukça yüksek olan bu ameliyat, yalnızca 100 kişiden birinde etki göstermeyebilir ya da tekrar edebilir. Diğer durumların hepsinde el ve ayaklarda geçici olmayan kalıcı bir kuruluk sağlar.

Ter bezlerine terleme uyarısı ileten sempatik sinirlerin endoskopik yöntemlerle göğüs kafesinin içine girilerek etkisiz hale getirilmesiyle yapılır. Bu ameliyat yöntemi günümüzde klipsli ve klipsiz olacak şekilde yapılabilir. Genel anestezi altında uygulanan bu cerrahi yöntem, cerrahın isteğine bağlı olarak bir taraflı iki ayrı seans ya da iki taraflı aynı seans olarak da uygulanabilir. Kişiye hiçbir zararı olmayan ETS ameliyatında felç gibi hareket bozukluğuna sebep olabilecek hiçbir durum söz konusu değildir.

Hastalar ameliyattan sonra bir gece hastanede yatırılır ve ameliyatın ertesi günü ağrı, ateş ve solunum güçlüğü gibi birtakım olumsuz durumlar söz konusu değilse hastalar hastaneden evine taburcu edilir.